RAVİ
Ebu Hüreyre

HADİS
Resulullah (sav) bir gün sadaka (nafaka) vermeyi emretmişti. Bir adam: "Ey Allah'ın Resulü," dedi "yanımda bir dinarım var!" "Onu kendine tasadduk et (kendi nafakan için harca)!" buyurdu. Adam: "Yanımda bir dinar daha var(sav)?" dedi. Aleyhissalatu vesselam: "Onu da çocuklarına tasadduk et" buyurdular. Adam tekrar: "Bir başka dinarım daha var(sav)?" deyince: "Onu da zevcene tasaddduk et!" emrettiler. Adam bu sefer: "Başka bir dinarım daha var(sav)?" dedi. Aleyhissalatu vesselam: "Onu da hizmetçine tasadduk et!" deyince, adam tekrar atıldı: "Bir başka dinarım var(sav)?" Aleyhissalatu vesselam: "Onun nereye verileceğini sen daha iyi bilirsin" cevabını verdi.

KAYNAK
Ebu Davud, Zekat 45, (1691); Nesai, Zekat 54, (5, 62)


VÜCUDNDA TEN BENİM


Döğme benim gölgemi
Yenemesin öfkeni
Bilemedin sen beni
Vücudunda ten benim

Anlamadın muradan
Vaz geçmedin gururdan
Alma gözün o nurdan
Feyz aldığın nur benim

Gel değerini düşürme
Zalim nefsi şişirme
Gözlerini hiç ırma
Rabıta ettiğin Pir benim

Türlü isyan eyledin
Zaruretsiz söyledin
Mürşid delildir dedin
Rahi kıble bağ benim

Düşük altın ayarı
El vurursan kararı
Kâr sanma gel zararı
Sakladığın sır benim

Yok ki gücüm kuvvetim
Müminlere niğmetim
Müritlere miratım
Aynadaki nur benim

Mücahid nefsin pak eyle
Hem kendini Hâk eyle
Ne öyledir ne böyle
Kabirinde Hayy benim